Makale

İbn Sînâ’dan Ebherî’ye Tam İllet-Nakıs İllet Ayrımının Ortaya Çıkışı

Özet

Bu çalışma, XIII. asırda kullanılmaya başlayan ve takip eden asırlardaki felsefe-kelâm metinlerinde sıklıkla
karşımıza çıkan tam illet ve nakıs illet (el-‘illetü’t-tâmme ve el-‘illetü’n-nâkısa) ayrımının tarihî seyrini ortaya koymayı
amaçlamaktadır. Bu amaç doğrultusunda, İbn Sînâ’nın (ö. 428/1037) el-İşârât, III.V.8 pasajındaki ifadelerinin klasik
sonrası İslam düşüncesinde illiyet yeterliği etrafında yapılan tam illet-nakıs illet ayrımına hangi filozof-kelâmcıların
katkılarıyla evrildiği gösterilecektir. Söz konusu ayrımın tam illet kısmıyla ilgili ilk örnekleri veren Ebü’l-Berekât
el-Bağdâdî (ö. 547/1152), Sühreverdî (ö. 587/1191) ve Fahreddin er-Râzî’nin (ö. 606/1210) kullanımları, bu ayrı-
mın gelişim süreciyle ilgili önemli katkılar sağlar. Dahası Râzî’nin el-Metâlib’indeki tam illet tanımı ayrımın işlevi
bakımından ele alındığında, illiyet sürecine tanrısal iradeyi dâhil etme teşebbüsü olarak okunabilir. Fakat yine bu
kullanım ve tanım teşebbüsleri, tam illetin mahiyetini daha açık kılmak için onu nakıs illetin de eşlik ettiği bir ayrım
içinde sunmaz. Tam illet-nakıs illet ayrımının kavramsal düzeyde açık bir şekilde yapıldığı ilk örnekler Esîrüddin
el-Ebherî (ö. 663/1265) ve onunla birlikte Necmeddin el-Kâtibî (ö. 675/1277) tarafından sağlanır. XIII. asırdan
sonraki felsefe-kelâm metinlerinde ise tam illet-nakıs illet ayrımının illet-malul fasıllarındaki tartışmalarda vazge-
çilmez bir konum kazandığı görülür.

Anahtar Kelimeler

İlliyet tam illet-nakıs illet ayrımı İbn Sînâ Ebü’l-Berekât el-Bağdâdî Sühreverdî Fahreddîn er-Râzî Ebherî